BİZDEN MESAJLAR
ÖZGÜN ÇINAR, CEO
Değerli okurlar, sürdürülebilirlik konusunda, hiç ara vermeksizin üç ayrı kulvarda “farkındalık ve fark yaratma” çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kulvarlar;
- Sponsorluğumuzda çıkarttığımız kitaplar
- Eğitimler ve konuşmalar,
- Şu anda okumakta olduğunuz bülten
Olarak özetlenebilir.
Bu kapsamda, geçen bültenimizde sizlere duyurduğumuz “100 Soruda ESG Nedir?” kitabımız satışa çıktı ve önemli bir ilgi görerek okuyucular tarafından indirilmeye başlandı. Her indirilen kitap TEMA Vakfı’nın öncülüğünde bir fidana dönüşüyor ve dünyamıza katkıda bulunuyor. Daha yeşil bir Türkiye için çabalarımız elbette ki bununla sınırlı kalmayacak.
“100 Soruda ESG Nedir?” Kitabını incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Yine bu kapsamda, gündemimizde yeni bir webinar var. S&P Sustainable 1 ile iş birliği içerisinde, 18 Eylül’de bir webinar düzenliyoruz. Webinar’da büyük bir şirketin sürdürülebilirlik alanında yaptığı çalışmalarla CSA konusunun şirketler açısından önemine değineceğiz.
CSA (Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi), S&P Global tarafından sunulan, şirketlerin sürdürülebilirlik uygulamalarını yıllık olarak değerlendiren bir çalışma. Bu çalışma, şirketlerin performansını, sürdürülebilirlik odaklı yatırımcılar için önemli olan ve finansal açıdan etkili sayılan sektöre özgü ekonomik, çevresel ve sosyal kriterler üzerinden kıyaslama imkânı sunuyor.
Tarihi şimdiden ajandalarınıza not edin lütfen. Katılacak ve sunum yapacak olan şirketi, daha sonra sizlere duyuracağız.
Son olarak, bu bültenimizden başlayarak bir yeniliğe imza atıyor ve Sayın Ferda İşevi’ni önemli bir konu olan “Endüstriyel Simbiyoza” ilişkin kıymetli bilgilerini bizlerle paylaşmak üzere, konuk yazar olarak yeşil köşemizde ağırlıyoruz. Desteğini ve birikimini bizlerden esirgemeyen Sayın İşevi’ne sonsuz teşekkür ediyoruz.
Sürdürülebilir kalın…
Sıkça Sorulan Sorular dokümanına bu bağlantıdan erişebilirsiniz.
ESG’Lİ HABERLER
- Avrupa Komisyonu, şirketleri ve denetçiler gibi diğer paydaşları AB’nin Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi’nin (CSRD) sürdürülebilirlik raporlama gerekliliklerini uygulamada desteklemeyi amaçlayan yeni bir dizi “sık sorulan sorular” (SSS) yayımladığını duyurdu. CSRD’ye göre raporlamalar 2024 mali yılı esas alınarak gelecek yıl başlayacak. DETAY
- Karayolu taşımacılığı, küresel ve kentsel sera gazı emisyonlarının önemli bir kısmından sorumlu. Kirliliğin açık ve akan yollara göre 29 kat daha fazla olabildiği şehir kavşaklarında bu sorun özellikle daha yoğun yaşanıyor. Kavşaklarda bu emisyonların yarısı trafiğin durduktan sonra hızlanmasından kaynaklanıyor. Dur-kalk trafiğin bir kısmı kaçınılmaz olsa da, bir kısmı da trafik ışığı zamanlama konfigürasyonlarının optimizasyonu yoluyla önlenebiliyor. Trafik ışığı zamanlamasını iyileştirmek için de şehirlerin ya pahalı donanımlar kurması ya da manuel araç sayımları yapması gerekiyor ki bu çözümlerin her ikisi de pahalı ve ihtiyaç duyulan tüm bilgileri sağlamıyor. Google’ın Yeşil Işığı, trafik düzenlerini modellemek ve trafik akışını optimize etmek amacıyla şehir trafik mühendislerine yönelik akıllı öneriler oluşturmak için yapay zekâ ve küresel yol ağlarına ilişkin en güçlü anlayışlardan birine sahip Google Haritalar sürüş trendlerini kullanıyor. Yapılan denemeler sonucunda trafikteki gereksiz duruşlar %30’a, karbon salımı ise %10’a kadar azaltılmış. DETAY
- Aşırı sıcaklık, kuraklık ve kontrol edilemeyen yangınlar, ormanların ve diğer kara ekosistemlerinin 2023 yılında neredeyse atmosferden uzaklaştırdıkları kadar karbondioksit salmasına neden oldu ve sera gazlarının bu büyük doğal yutağının olumlu etkisi ortadan kalktı. DETAY
- Microsoft, ESG raporlamasının zorluklarını hafifletmeyi amaçlayan sürdürülebilirlik çözüm tekliflerini genişlettiğini duyurdu. Yeni Proje ÇSY Raporlaması, çeşitli ÇSY çerçevelerine dayalı standartlaştırılmış şablonlar sunarak raporlama ölçümlerinin ve açıklamaların yapılandırılmasındaki karmaşıklığı ortadan kaldırıyor. Bu girişim, ÇSY raporlamasında verimliliği, şeffaflığı ve uyumluluğu artırmayı amaçlıyor. DETAY
- Frankfurter Rundschau’nun haberine göre, Almanya’nın enerji dönüşümü ilerleme kaydediyor; yenilenebilir enerji kaynakları 2024’ün başında elektrik üretiminin yaklaşık %60’ını oluştururken, kömür ve gaz gibi geleneksel kaynaklara dayalı üretimin payı %41’e düştü. DETAY
- Nature dergisindeki bir yazıda, BM’nin Lahey, Hollanda’daki başlıca yasal organı olan Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) önümüzdeki birkaç ay içinde iki soruyla ilgili kanıtları dinlemeye başlayacağı belirtildi. Sorular şöyle: Bir – ülkelerin iklim sistemini antropojenik sera gazı emisyonlarından korumak için uluslararası hukuğa göre yükümlülükleri nelerdir? İki – eylemleri veya eylemsizlikleri zarara neden olduğunda devletler için hukuki sonuç ne olmalıdır? DETAY
YEŞİL KÖŞE
ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ
Endüstriyel simbiyoz, günümüzde kaynak verimliliği için bütünsel ve sistemsel bir çözüm olarak değerlendirilen döngüsel ekonominin temel taşlarından biridir. Endüstriyel simbiyozun en temel ve yaygın uygulaması bir işletmenin atığının, yan ürünün ya da atıl kalan malzeme ve kaynaklarının (enerji ve su dahil) başka bir işletme tarafından kullanılmasıdır. Böylece birincil kaynak tüketiminin yanı sıra, bertaraf edilmesi gereken atık miktarının da azaltılması sağlanmaktadır. Endüstriyel simbiyoz dendiğinde akla gelen ilk kavramın “iş birliği” olması gerekir. Endüstriyel simbiyoz, şirketlere kaynak verimliliği ve sürdürülebilirlik ile ilgili olarak kendi başlarına yapabileceklerinin bir sınırı olduğunu gösteren en önemli kavramlardan biridir. İşte bu nedenle endüstriyel simbiyoz yıllar içinde gelişmiş, kapsamını kaynak paylaşımından atık ısı kullanımına, lojistik faaliyetlerden bilgi paylaşımına kadar genişletmiştir.
Türkiye’de endüstriyel simbiyoz 2010’lu yıllarda gündeme gelmiş ve hem kamu hem de özel sektörde ilgi gösterilen bir konu olmuştur. Endüstriyel simbiyoz için işletmeler arası fiziksel yakınlığın bir avantaj olması nedeniyle, diğer ülkelerde olduğu gibi bölgesel program ve projeler ön plana çıkmaktadır. Bugüne kadar ulusal ve uluslararası kurumlar tarafından desteklenen ve özellikle organize sanayi bölgelerine odaklanılan projelerde endüstriyel simbiyoz ile sağlanabilecek malzeme, su ve enerji tasarrufunun yanı sıra atık ve sera gazı emisyon azaltım potansiyelleri belirlenmiş, örnek uygulamalar gerçekleştirilmiştir. Hali hazırda uygulanmakta olan simbiyotik ilişkiler görünür hale getirilmiş, işletmelerin bu konu ile ilgili farkındalık ve motivasyonunun geliştirilmesi hedeflenmiştir. İskenderun körfezi, İzmir, Antalya, Ankara başta olmak üzere yürütülen bölgesel programların yanı sıra Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu bünyesinde pek çok uygulama hayata geçirilmiştir. Organik atıkların kozmetik, gıda, tarım, enerji sektörlerinde, metal sektöründen çıkan atıkların (cüruf, talaş, vb.) çimento, inşaat ve yine metal sektörlerinde, enerji üretimi ile metalik olmayan mineral sektörlerinden çıkan atıkların da yine çimento ve yapı malzemelerinde kullanılması en sık rastlanan simbiyotik uygulamalar olmuştur. Bu kapsamda kendini aylar içinde geri ödeyebilecek küçük yatırımların yanı sıra daha büyük ölçekli yatırımlar da gündeme gelmektedir.
Döngüsel ekonomiyi ve sürdürülebilirliği destekleyen, iş birliğine dayalı endüstriyel simbiyoz modelinde, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de işletmeler arası anlaşma gereklilikleri, nakliye maliyetleri, mevzuat kısıtları ve teknik bilgi eksikliği gibi engeller de gündeme gelebilmektedir. Ancak büyük küçük tüm işletmelerin ve bu alanda çalışan uzmanların simbiyotik bağlantıların yarattığı fırsat ve faydaları ön plana çıkararak olası engellerin aşılması için gerekli çabayı göstermesi, bu alanda yürütülen projelere katılması ile endüstriyel simbiyoz, sürdürülebilirliğin önemli bir ayağı olarak yaygınlaşmaya devam edebilecektir.
Ferda ULUTAŞ İŞEVİ
Yazar Hakkında: Ferda Ulutaş İşevi, 1995 yılında ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü’nden mezun olmuş, 1998 yılında aynı bölümde yüksek lisansını tamamlamıştır. Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş.’de Araştırma Mühendisi ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı’nda (TTGV) Çevre Projeleri Koordinatörü olarak görev yaptıktan sonra başta kaynak verimliliği, temiz üretim, döngüsel ekonomi ve endüstriyel simbiyoz olmak üzere çevre yönetimi ve sürdürülebilirliğin farklı alanlarında danışman ve kıdemli uzman olarak görev yapmış, ulusal ve uluslararası projelerde yer almıştır. Halen adelphi GmbH yönetimindeki döngüsel ekonomi projelerinde kıdemli yönetici/uzman olarak çalışmaya devam etmektedir.
BİZDEN MESAJLAR
ÖZGÜN ÇINAR, CEO
Değerli okurlar, sürdürülebilirlik konusunda, hiç ara vermeksizin üç ayrı kulvarda “farkındalık ve fark yaratma” çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kulvarlar;
- Sponsorluğumuzda çıkarttığımız kitaplar
- Eğitimler ve konuşmalar,
- Şu anda okumakta olduğunuz bülten
Olarak özetlenebilir.
Bu kapsamda, geçen bültenimizde sizlere duyurduğumuz “100 Soruda ESG Nedir?” kitabımız satışa çıktı ve önemli bir ilgi görerek okuyucular tarafından indirilmeye başlandı. Her indirilen kitap TEMA Vakfı’nın öncülüğünde bir fidana dönüşüyor ve dünyamıza katkıda bulunuyor. Daha yeşil bir Türkiye için çabalarımız elbette ki bununla sınırlı kalmayacak.
“100 Soruda ESG Nedir?” Kitabını incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Yine bu kapsamda, gündemimizde yeni bir webinar var. S&P Sustainable 1 ile iş birliği içerisinde, 18 Eylül’de bir webinar düzenliyoruz. Webinar’da büyük bir şirketin sürdürülebilirlik alanında yaptığı çalışmalarla CSA konusunun şirketler açısından önemine değineceğiz.
CSA (Kurumsal Sürdürülebilirlik Değerlendirmesi), S&P Global tarafından sunulan, şirketlerin sürdürülebilirlik uygulamalarını yıllık olarak değerlendiren bir çalışma. Bu çalışma, şirketlerin performansını, sürdürülebilirlik odaklı yatırımcılar için önemli olan ve finansal açıdan etkili sayılan sektöre özgü ekonomik, çevresel ve sosyal kriterler üzerinden kıyaslama imkânı sunuyor.
Tarihi şimdiden ajandalarınıza not edin lütfen. Katılacak ve sunum yapacak olan şirketi, daha sonra sizlere duyuracağız.
Son olarak, bu bültenimizden başlayarak bir yeniliğe imza atıyor ve Sayın Ferda İşevi’ni önemli bir konu olan “Endüstriyel Simbiyoza” ilişkin kıymetli bilgilerini bizlerle paylaşmak üzere, konuk yazar olarak yeşil köşemizde ağırlıyoruz. Desteğini ve birikimini bizlerden esirgemeyen Sayın İşevi’ne sonsuz teşekkür ediyoruz.
Sürdürülebilir kalın…
Sıkça Sorulan Sorular dokümanına bu bağlantıdan erişebilirsiniz.
ESG’Lİ HABERLER
- Avrupa Komisyonu, şirketleri ve denetçiler gibi diğer paydaşları AB’nin Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi’nin (CSRD) sürdürülebilirlik raporlama gerekliliklerini uygulamada desteklemeyi amaçlayan yeni bir dizi “sık sorulan sorular” (SSS) yayımladığını duyurdu. CSRD’ye göre raporlamalar 2024 mali yılı esas alınarak gelecek yıl başlayacak. DETAY
- Karayolu taşımacılığı, küresel ve kentsel sera gazı emisyonlarının önemli bir kısmından sorumlu. Kirliliğin açık ve akan yollara göre 29 kat daha fazla olabildiği şehir kavşaklarında bu sorun özellikle daha yoğun yaşanıyor. Kavşaklarda bu emisyonların yarısı trafiğin durduktan sonra hızlanmasından kaynaklanıyor. Dur-kalk trafiğin bir kısmı kaçınılmaz olsa da, bir kısmı da trafik ışığı zamanlama konfigürasyonlarının optimizasyonu yoluyla önlenebiliyor. Trafik ışığı zamanlamasını iyileştirmek için de şehirlerin ya pahalı donanımlar kurması ya da manuel araç sayımları yapması gerekiyor ki bu çözümlerin her ikisi de pahalı ve ihtiyaç duyulan tüm bilgileri sağlamıyor. Google’ın Yeşil Işığı, trafik düzenlerini modellemek ve trafik akışını optimize etmek amacıyla şehir trafik mühendislerine yönelik akıllı öneriler oluşturmak için yapay zekâ ve küresel yol ağlarına ilişkin en güçlü anlayışlardan birine sahip Google Haritalar sürüş trendlerini kullanıyor. Yapılan denemeler sonucunda trafikteki gereksiz duruşlar %30’a, karbon salımı ise %10’a kadar azaltılmış. DETAY
- Aşırı sıcaklık, kuraklık ve kontrol edilemeyen yangınlar, ormanların ve diğer kara ekosistemlerinin 2023 yılında neredeyse atmosferden uzaklaştırdıkları kadar karbondioksit salmasına neden oldu ve sera gazlarının bu büyük doğal yutağının olumlu etkisi ortadan kalktı. DETAY
- Microsoft, ESG raporlamasının zorluklarını hafifletmeyi amaçlayan sürdürülebilirlik çözüm tekliflerini genişlettiğini duyurdu. Yeni Proje ÇSY Raporlaması, çeşitli ÇSY çerçevelerine dayalı standartlaştırılmış şablonlar sunarak raporlama ölçümlerinin ve açıklamaların yapılandırılmasındaki karmaşıklığı ortadan kaldırıyor. Bu girişim, ÇSY raporlamasında verimliliği, şeffaflığı ve uyumluluğu artırmayı amaçlıyor. DETAY
- Frankfurter Rundschau’nun haberine göre, Almanya’nın enerji dönüşümü ilerleme kaydediyor; yenilenebilir enerji kaynakları 2024’ün başında elektrik üretiminin yaklaşık %60’ını oluştururken, kömür ve gaz gibi geleneksel kaynaklara dayalı üretimin payı %41’e düştü. DETAY
- Nature dergisindeki bir yazıda, BM’nin Lahey, Hollanda’daki başlıca yasal organı olan Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) önümüzdeki birkaç ay içinde iki soruyla ilgili kanıtları dinlemeye başlayacağı belirtildi. Sorular şöyle: Bir – ülkelerin iklim sistemini antropojenik sera gazı emisyonlarından korumak için uluslararası hukuğa göre yükümlülükleri nelerdir? İki – eylemleri veya eylemsizlikleri zarara neden olduğunda devletler için hukuki sonuç ne olmalıdır? DETAY
YEŞİL KÖŞE
ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ
Endüstriyel simbiyoz, günümüzde kaynak verimliliği için bütünsel ve sistemsel bir çözüm olarak değerlendirilen döngüsel ekonominin temel taşlarından biridir. Endüstriyel simbiyozun en temel ve yaygın uygulaması bir işletmenin atığının, yan ürünün ya da atıl kalan malzeme ve kaynaklarının (enerji ve su dahil) başka bir işletme tarafından kullanılmasıdır. Böylece birincil kaynak tüketiminin yanı sıra, bertaraf edilmesi gereken atık miktarının da azaltılması sağlanmaktadır. Endüstriyel simbiyoz dendiğinde akla gelen ilk kavramın “iş birliği” olması gerekir. Endüstriyel simbiyoz, şirketlere kaynak verimliliği ve sürdürülebilirlik ile ilgili olarak kendi başlarına yapabileceklerinin bir sınırı olduğunu gösteren en önemli kavramlardan biridir. İşte bu nedenle endüstriyel simbiyoz yıllar içinde gelişmiş, kapsamını kaynak paylaşımından atık ısı kullanımına, lojistik faaliyetlerden bilgi paylaşımına kadar genişletmiştir.
Türkiye’de endüstriyel simbiyoz 2010’lu yıllarda gündeme gelmiş ve hem kamu hem de özel sektörde ilgi gösterilen bir konu olmuştur. Endüstriyel simbiyoz için işletmeler arası fiziksel yakınlığın bir avantaj olması nedeniyle, diğer ülkelerde olduğu gibi bölgesel program ve projeler ön plana çıkmaktadır. Bugüne kadar ulusal ve uluslararası kurumlar tarafından desteklenen ve özellikle organize sanayi bölgelerine odaklanılan projelerde endüstriyel simbiyoz ile sağlanabilecek malzeme, su ve enerji tasarrufunun yanı sıra atık ve sera gazı emisyon azaltım potansiyelleri belirlenmiş, örnek uygulamalar gerçekleştirilmiştir. Hali hazırda uygulanmakta olan simbiyotik ilişkiler görünür hale getirilmiş, işletmelerin bu konu ile ilgili farkındalık ve motivasyonunun geliştirilmesi hedeflenmiştir. İskenderun körfezi, İzmir, Antalya, Ankara başta olmak üzere yürütülen bölgesel programların yanı sıra Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu bünyesinde pek çok uygulama hayata geçirilmiştir. Organik atıkların kozmetik, gıda, tarım, enerji sektörlerinde, metal sektöründen çıkan atıkların (cüruf, talaş, vb.) çimento, inşaat ve yine metal sektörlerinde, enerji üretimi ile metalik olmayan mineral sektörlerinden çıkan atıkların da yine çimento ve yapı malzemelerinde kullanılması en sık rastlanan simbiyotik uygulamalar olmuştur. Bu kapsamda kendini aylar içinde geri ödeyebilecek küçük yatırımların yanı sıra daha büyük ölçekli yatırımlar da gündeme gelmektedir.
Döngüsel ekonomiyi ve sürdürülebilirliği destekleyen, iş birliğine dayalı endüstriyel simbiyoz modelinde, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de işletmeler arası anlaşma gereklilikleri, nakliye maliyetleri, mevzuat kısıtları ve teknik bilgi eksikliği gibi engeller de gündeme gelebilmektedir. Ancak büyük küçük tüm işletmelerin ve bu alanda çalışan uzmanların simbiyotik bağlantıların yarattığı fırsat ve faydaları ön plana çıkararak olası engellerin aşılması için gerekli çabayı göstermesi, bu alanda yürütülen projelere katılması ile endüstriyel simbiyoz, sürdürülebilirliğin önemli bir ayağı olarak yaygınlaşmaya devam edebilecektir.
Ferda ULUTAŞ İŞEVİ
Yazar Hakkında: Ferda Ulutaş İşevi, 1995 yılında ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü’nden mezun olmuş, 1998 yılında aynı bölümde yüksek lisansını tamamlamıştır. Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş.’de Araştırma Mühendisi ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı’nda (TTGV) Çevre Projeleri Koordinatörü olarak görev yaptıktan sonra başta kaynak verimliliği, temiz üretim, döngüsel ekonomi ve endüstriyel simbiyoz olmak üzere çevre yönetimi ve sürdürülebilirliğin farklı alanlarında danışman ve kıdemli uzman olarak görev yapmış, ulusal ve uluslararası projelerde yer almıştır. Halen adelphi GmbH yönetimindeki döngüsel ekonomi projelerinde kıdemli yönetici/uzman olarak çalışmaya devam etmektedir.
HAKKIMIZDA
Trasta ESG, uluslararası normlara uygun ve farklı sektörlere göre tasarlanmış, “Sürdürülebilirlik Değerlendirme ve Yönetim Platformu” ile işletmenizin ESG skorunu belirlemenize olanak veren, açıklık analizi ve sürdürülebilirlik danışmanlığı gibi hizmetler sunan, Türkiye’nin hizmetindeki bir danışman firma.
Mottomuz, “Sürdürülebilirlik yolculuğunuzun her aşamasında yanınızdayız!”
Hizmetlerimizi detaylı olarak buradan inceleyebilir, bize aşağıdaki bağlantılardan erişebilirsiniz.
Kurumsal İnternet sitemiz için tıklayın…
Telefonla iletişim için +90 (216) 455 39 66
Elektronik Posta ile iletişim için [email protected]